Sadettin Mert' e işyerinde yapılan ziyaret |
Köyümüz halkından olup İstanbul’da İş hayatına atılan MERT FNİSAJ’ın sahibi Sadettin Mert’in Finisaj fabrikasına dernek başkanı Adnan AK’ın yaptığı ziyaret ve röportaj.
Sadettin Bey öncelikli olarak kendinizden ve eğitim hayatınızdan bahsedermisiniz? 1974 yılında Erbaa Hacıpazar köyünde doğdum, ilkokulu köyümde, orta ve liseyi Erbaa’da okuduktan sonra 1995 yılında girdiğim İstanbul
Üniversitesinde 2 yıl Dericilik okudum ve 1997 yılında okulu bitirdim. 1997 den sonra yaklaşık 3-4 yıl alt kademelerde çalışıp, daha sonra aktif olarak iş hayatına atıldım 10- 12 yıldır bu sektörün içindeyim.Finisaj nedir, yaptığınız işten bahsedermisiniz?:Bizim yaptığımız iş, bir nevi kuaförlük, deriyi güzelleştiriyoruz. Fason olarak çalışıyoruz, derinin üzerine özel desen kâğıtları yapıştırıyoruz, Finisaj dediğimde belki kimse anlamayacak, mesela hepimiz deri ceket giyeriz ayakkabı giyeriz bunların hepsi boyandıktan sonra ayakkabı oluyor. Biz bu işi fason olarak yapıyoruz müşteri bize telefon açar, elindeki işlenecek deriyi alırız onun talebini siparişine göre hazırlarız ve teslim ederiz. İşlenmiş güzelleşmiş deri ipek kumaş gibi olur.Hangi piyasalara iş yapıyorsunuz, kullandığınız hammaddeyi nerden alıyorsunuz yerlimi yabancımı?Bizim iş yaptığımız piyasalar sadece İstanbul, Zeytinburnu piyasası değildir. Uzakdoğu’ya, Cin’e Rusya’ya ve Avrupa ülkelerine mal yapıyoruz. Bu işte kullandığımız hammaddeyi ağırlıklı olarak İspanya ve İtalya dan temin ediyoruz.Bu piyasada Finisaj alanındaki yeriniz nedir?Biz sektörde kendi halinde ufak, ufak merdivenleri sağlam bir şekilde çok fazlada büyümeden kendi yağımızla sektörün içinde varız. Bir söz vardır, derler ki “zirveye ter akıtmadan çıkarsak, inişte gözyaşı olarak akar” o yüzden çok fazla kontrolsüz ter akıtmadan büyüyüp tekrar gözyaşı dökerek küçülmeden kontrollü gidiyoruz. İş yerinizde bayağı devasa makineler gördüm kaç personeliniz var?Şuan benimle birlikte 35 kişi çalışmaktayız, Ağustos ayında işler açılınca 55 personele kadar çıkıyoruz.Dericilik okuyan gençlerimize veya deri işinde çalışan veya çalışmak isteyen gençlere tavsiyeniz nedir?Öncelikli olarak bu mesleği yapacak kişilerin okulu bitirmeleri. “Okul İstanbul Avcılarda” okul bittikten sonra sektörün içine girerek aşama, aşama her kademede çalışarak işin inceliklerini, püf noktalarını öğrenmeleri gerekiyor. Bir gün iş sahibi olduğunda “yanında ustada çalıştırsa bile, en az o usta kadar işin inceliklerini bilmesi lazım” ki işine hakim olsun. Bu işi yapacak olan kişilerin mutlaka bu işle ilgili bir şeyler bilmesi gerekiyor. Derneğimizle ilgili ne söylemek istersin, dernek dendiğinde içinizden geçen nedir?Bu işe vesile olanlardan Allah bin kere razı olsun. Ben yılda bir kez de olsa köye gitmeye çalışıyorum. Genelde bayramlara denk geliyor, o mezarlığa gidip o mezarlığı o şekilde bile görmem benim için yeterli, herkesin elinden geleni yapması gerekiyor bir gün hepimizin gideceği yer orasıdır.Son bir yıldır derneğimize bir yer almaya çalışıyoruz henüz başaramadık, başarırsak kalıcı bir şey olacak bizde bu işi ila nihai götürecek halimiz yok her insanın bir kapasitesi var. Kafa yoruluyor, beyin yoruluyor, beden yoruluyor cep yoruluyor velhasıl insan yoruluyor. Nasıl yapacağız da biz bu derneği sorunsuz bir şekilde gençlere teslim edeceğiz. Bu işleri bitirmeden gençlerin üstüne bu yükü bırakmaya da benim vicdanım elvermiyor. İnsanlar iş aş derdindeyken geçim derdindeyken gençlerin böyle bir yükün altına girmesi onları da sıkıntıya sokar, aslında gönlüm buna razı olmuyor. Sizin düşünceniz nedir?Bana sorarsanız aslında bu işi emekli olan ağabeylerimizin yapması daha doğru bana göre, deseniz gel sen yap ben bu işi yapamam. Bu işi yapacak insanın tecrübeli, çevresi olan, bir şeyleri görmüş bilmiş insanlardan olması lazım. Bizim sektör içinde aynısı, bir insanı tepeden indirip bu işin başına koy başarılı olamaz. Ben bu sektöre girdiğimde 2006 da ortak oldum bu firmaya, 2006 da babadan zengin olsaydım “bir milyon dolarım olsaydı” ben o parayı bir yıl içinde batırırdım. Ama yirmi beş bin dolar sermaye ile girdim bu firmaya rabbime şükürler olsun dedi. Dernek başkanı Adnan AK kendisine samimi duygu ve düşüncelerini bizimle paylaştığı için teşekkür etti. İşve aile hayatında başarılar dileyerek röportajı noktaladı. |